Tüzel bir kişiliğe sahip olan varlık yönetim şirketleri, bankalar başta olmak üzere alacağı bulunan kuruluşlardan alacaklarını satın almaktadır.
İçindekiler
Tüzel bir kişiliğe sahip olan varlık yönetim şirketleri, bankalar başta olmak üzere alacağı bulunan kuruluşlardan alacaklarını satın almaktadır.
Varlık yönetim şirketleri (VYŞ), banka ve finans kuruluşlarının tahsili gecikmiş alacaklarını devralan ve bu alacakları yapılandırarak tahsilatını gerçekleştirmeye çalışan kurumlardır. Varlık yönetim şirketleri, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlanan Varlık Yönetim Şirketlerinin Kuruluş ve Faaliyet Esasları Hakkında Yönetmelik kapsamında çalışmalarını yürütür.
Bir bankaya kredi ya da kredi kartı borcunuz varsa ve ödemeleri zamanında yapmadıysanız, yasal takibe girersiniz. Bankalar, yasal takip sürecine giren borç dosyalarını varlık yönetim şirketlerine devrederler. Dolayısıyla böyle bir durumda sizinle iletişime geçerek borcu tahsil etmek isteyen kişi, varlık yönetim şirketi yetkilisi olmaktadır. Bu şirketler borcu banka ya da alacaklı olan kurum adına değil, kendi adına tahsil eder. Çünkü bir anlaşma doğrultusunda borcu devralırlar, aracılık yapmazlar.
Banka ve finansal alacağı bulunan kuruluşlar, tahsilat tarihinde tahsil edemediği alacakları varlık yönetim şirketlerine devreder. Alacakların yasal takip sürecine girmesi banka ve finans kuruluşlarının bilançolarına negatif olarak yansır. Alacağın tahsilat sürecinin uzaması alacaklı kuruluşa devamlı olarak ek bir maliyet oluşturur.
Alacaklı, alacağın tahsili için yasal takip sürecinde alacağın bir kısmını haciz ve borçlu ile karşılıklı yapılacak yeni bir anlaşma kapsamında tahsil eder. Fakat oluşturulacak yeni anlaşmaya rağmen kredi tam olarak tahsil edilemez ise bu durum bankaların bilançosuna batık olarak yansır.
Bu durumla karşı karşıya kalmak istemeyen birçok banka ve finans kuruluşu, alacağın varlık yönetim şirketlerine, belirlenecek anlaşma tutarı kapsamında devrini gerçekleştirir. Hukuki açıdan “Borç Temliki” olarak adlandırılan bu işlem, bankaların oluşacak ek maliyet ve bilançoya yansıyacak batıktan kurtulmasını sağlar.
Banka, finans kuruluşları ve alacaklı konumunda yer alan birçok işletme alacağın varlık yönetim şirketlerine devri için kendi belirlemiş oldukları bir süreci takip eder. Bu süreç genellikle 2 yıl süre ile tahsilatın gerçekleştirilememesi halinde, kredi anapara bedelinin yaklaşık olarak %30 bedeli karşılığında devir işleminin tamamlanması ile sonuçlanır.
Devreden ve devralan kuruluşlar arasında düzenlenecek temlik sözleşmesi, borçlunun ödeme yükümlülüğünün bankadan varlık yönetim şirketine geçmesini sağlar. Devir işleminin tamamlanmasıyla birlikte banka ile borçlu arasında hukuki açıdan herhangi bir alacak/borç ilişkisi kalmaz ve borçlu ile varlık yönetim şirketi arasında yeni bir hukuki alacak/borç bağı oluşur.
Borçlu tarafından kredi sunulan kuruma ödenmesi gereken borçların yaklaşık olarak %30’una eşdeğer bir bedel karşılığında varlık yönetim şirketlerine devredilen alacak için, söz konusu şirket borçlu ile uzlaşma sağlamak üzere iletişime geçer. Ana gelir kaynağı devralınan borçların tahsilatı olan varlık yönetim şirketleri, çoğu zaman borçluya faiz silme ve 36 aya varan taksitlerle borcu ödeme imkânı sunar.
Varlık yönetim şirketleri, borçlu hakkında yapmış oldukları araştırmalar ve şirket politikalarına bağlı olarak bu sürecin her iki taraf için de en uygun şekilde sonuçlandırılması için çalışır. Fakat varlık yönetim şirketlerinin kesin olarak gecikme faizi silme ve taksit imkânı sunacağı garanti edilemez.
Banka ve finansal kuruluşlar, sunmuş oldukları kredilerin tahsilatını gerçekleştirmekte zorluk yaşamaları halinde borçlu ile uzlaşmayı dener. Bu bankaların politikalarına bağlı olarak değişiklik gösterse de çoğu zaman bankalar borçluya faiz silme ve alternatif taksit seçenekleri gibi tekliflerini iletir. Yani, birçok banka borçların varlık yönetim şirketlerine değerinin çok altında devredilmemesi için, bu şirketlerin sunmuş olduğu birçok teklifi daha öncesinde borçluya iletir.
Fakat varlık yönetim şirketlerinin tek gelir kaynağının alacağın tahsilatı olması bu şirketlerin çoğu zaman banka ve finans kuruluşlarına oranla daha iyi şartlar sunmasını sağlar. Banka ve finans kuruluşları hizmet verdikleri diğer müşterilerin bu süreçten etkilenmemesi için varlık yönetim şirketleri kadar çaba sarf etmezler. Söz konusu şirketler çoğu zaman faizleri sildikleri için, toplam borcunuz bir miktar düşer. Fakat borcun bu aşamaya gelmesi, adınızın kara listeye girmesine sebep olur.
Borcunuzun varlık yönetim şirketlerine devredilmesini önlemek ve zamanında ödeme yapabilmek için bankaların sunduğu borç kapatma ya da ihtiyaç kredisi gibi seçenekleri değerlendirebilirsiniz.
Varlık yönetim şirketlerine devri gerçekleştirilen alacaklar, haciz ve diğer yollar ile tahsilatı gerçekleştirilememiş alacaklardır. Bu nedenle varlık yönetim şirketleri haciz işlemi öncesinde borçlu ile uzlaşma/anlaşma yoluna başvurur.
Bankalardan farklı olarak bu süreci yakından takip eden şirketler, borçlunun anlaşmaya yanaşmaması ve alacağın tahsil edilebileceğini tespit etmeleri halinde haciz işlemlerini başlatabilir.
Kredi kullanımı gerçekleştirilen banka ya da finansal kuruluşların anlaşma sağlamış oldukları belirli bir varlık yönetim şirketi bulunur. Bu devir işleminin hangi şirkete gerçekleştiğini öğrenmek için kredi alınan banka veya finans kuruluşu ile iletişime geçilmesi gerekir. Ayrıca E-Devlet sistemi üzerinden sorgulama işlemi yaparak borcunuzun devredildiği varlık yönetim şirketini öğrenebilir ve doğrudan onlarla iletişim kurabilirsiniz.
Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) kapsamında banka, finansal kuruluşlar ve varlık yönetim şirketlerinin, alacaklarını tahsil edebilmek için herhangi bir üçüncü şahıs ile iletişim kurması yasaktır. Sizin ödemekle yükümlü olduğunuz bir borç sebebiyle, birinci derece yakınlarınız da dahil olmak üzere hiç kimseyle, telefon yoluyla dahi iletişim kurulamaz. Dolayısıyla borcun bir yakınınız tarafından ödenmesi teklif edilememektedir.
Varlık yönetim şirketlerine karşı tedbirli olmalısınız. Sizinle iletişime geçen bir şirketten, önce banka ile aranızda imzalanmış sözleşmenin bir örneğini sizinle paylaşmasınız istemelisiniz. Olası bir dolandırıcılığa karşı borçlu olduğunuz banka ile de iletişime geçerek borcunuzun devredilip/devredilmediği konusunda bir teyit alın.
Banka ile aranızda imzalanmış kredi sözleşmeleri, banka ile varlık yönetim şirketleri arasında imzalanacak “Temlik Sözleşmeleri” dâhilinde devredilir. Devir işlemi öncesi ya da sonrasında borcunuzu devralacak varlık yönetim şirketinin yasal olarak sizinle bağlantıya geçmesini gerektiren bir yükümlülük bulunmaz. Bu nedenle varlık yönetim şirketleri devir işlemini tamamladıktan sonra tahsilat sürecinin nasıl işleyeceği konusunda sizi bilgilendirmek için bağlantı kurar.
Banka ya da finansal kuruluşlar tarafından sunulan kredi ürünlerinden faydalanırken imzalamış olduğunuz sözleşmeler, tahsilatın gerçekleştirilememesi halinde farklı kişi ya da kurumlara devredilebileceği ile ilgili maddeleri de içerir. Bu nedenle şahsi olarak gerçekleşecek bu devir işlemi hakkında herhangi bir itiraz gerçekleştirme şansınız bulunmaz ve banka size haber vermeden borcunuzu devredebilir.
Yorum Yazın
Konuyla ilgili sormak ya da eklemek istedikleriniz için yorum bırakabilirsiniz.