Negatif faiz uygulaması, geleneksel olmayan para politikası mekanizmalarından biridir.
Faiz, işletilmesi için bir kurum ya da kişiye verilen paraya karşılık alınan kârdır. Yatırılan, ödünç verilen ya da alınan miktarın belirli bir tutar üzerinden hesaplanmasıyla belirlenen faiz oranları, piyasaları ilgilendiren önemli unsurlardandır. Faiz, yatırımcı açısından paranın kullanım hakkından bir süreliğine vazgeçmenin getirisi olarak nitelendirilebilir. Borçlanan tarafından bakıldığında ise bu miktarın parayı belirli bir süre elinde tutmanın bedeli olduğunu söylemek mümkündür.
Negatif faiz, merkez bankalarının politika faizini sıfırın altına çekmesi anlamına gelir; şirketlerin borçlanma maliyetlerinin düşmesini ve kredi talebinin artmasını hedefler. Bu durumda bankalar, mevduatlarını tutmak için merkez bankalarına para öderler.
Negatif faiz uygulaması, geleneksel olmayan para politikası mekanizmalarından biridir. Para ve kur politikalarını yönetmekle yükümlü olan merkez bankaları, bünyelerinde tuttukları cari hesaplara uyguladıkları faizi eksiye düşürerek şirketler için borçlanma maliyetlerini azaltabilir. Bu sayede kredi talebinin artması ve ekonominin canlandırılması mümkün olur. Bu kavram, elinde fon bulunduranların ödemekle yükümlü olduğu vergi şeklinde de adlandırılabilir. Genişletici para politikalarının başlıca stratejilerinden olan eksi faiz, özellikle düşük büyüme ve enflasyon koşullarında tercih edilir.
Negatif reel faiz oranını hesaplamak için belirli bir formül uygulanır. Reel faiz belirleme formülü, “Reel Faiz = (1+ Bileşik Faiz) / (1+ Beklenen Enflasyon Değeri) – 1” şeklindedir. Örneğin; bir bankanın yıllık mevduat için belirlediği faiz oranının yüzde 20 olduğu varsayıldığında bu tutar gelir vergisi stopajının ardından yüzde 19,4 olur. Mevduat hesabının açıldığı dönemdeki enflasyon oranının da yüzde 48,7 olduğu varsayıldığında yıllık vadenin sonucundan bu oranın %30 olması tahmin edilir. Tüm bu değerler formüle yerleştirildiğinde, “Reel Faiz = (1 + 0,194) / (1 + 0,30) -1” işlemine ulaşılır. Ulaşılan -8,2 değeri, negatif faiz oranıdır.
Merkez bankalarını eksi faiz uygulamasına yönlendiren çeşitli sebepler olduğundan söz edilebilir. Talep kaynaklı olarak artan enflasyon beklentileri, döviz kurlarında meydana gelen baskıların azaltılması ve ekonomik büyümede ivme kazanılması gibi gerekçelerle eksi faiz uygulamasına başvurulur. Ülkelerin negatif faiz politikasını tercih etmelerinin temel gerekçelerinden birinin ticarette rekabet üstünlüğü sağlamak olduğunu söylemek de mümkündür. Bu faiz sistemine geçiş yapan ülkelerin yerel para birimi değer kaybedeceğinden ihracatta rekabet etme imkânı doğar. Ülkelerin birbirlerine karşı avantaj sağlamak amacıyla kendi para birimlerinin değerini bu şekilde düşük tutması, rekabetçi devalüasyon olarak da bilinir.
Danimarka, İsveç, İsviçre ve Japonya negatif faiz veren ülkelerdir. Japonya Merkez Bankası, 2016 yılında bu uygulamaya geçmiştir. Avrupa Merkez Bankası’nın eksi faiz kararından yaklaşık 18 ay sonra bu politika uygulanmaya başlamıştır. Ülke ve bankaların uyguladığı negatif faiz oranlarını aşağıda bulabilirsiniz.
İsviçre negatif faiz oranı | -1,25 |
Danimarka negatif faiz oranı | -0,65 |
İsveç negatif faiz oranı | -0,50 |
Avrupa Merkez Bankası (ECB) | -0,10 |
Japonya (BoJ) | -0,10 |
Avrupa Merkez Bankası, 2015 yılının haziran ayında mevduat faizini %-0,10 düzeyine indirmiştir. Negatif faiz uygulamasının bankaları zor durumda bırakmaması için de ek teşvikler sağlayarak süreci verimli hâle getirmiştir.
Negatif faiz, avantajlı olmasının yanı sıra çeşitli risk faktörleri de barındıran bir uygulamadır. Nakit paraya talebin artacağı endişesi, söz konusu faiz politikasının en büyük riski olarak nitelendirilir. Örneğin; söz konusu politikayı uygulayan ülkelerde ekonomik aktörler, faiz ödememek için nakit paralarını banka yerine kasalarında tutmayı tercih edebilir. Merkez bankalarında tutulacak kaynakların ekstra maliyet oluşturması, negatif faiz uygulamasının dezavantajlı kabul edilen yönlerinden biridir. Negatif faizdeki bir devlet tahvilinin alıcı bulmasının zorlaşabileceği de bu uygulamanın sonucunda meydana gelebilecek olumsuz durumlar arasındadır.
Yorum Yazın
Konuyla ilgili sormak ya da eklemek istedikleriniz için yorum bırakabilirsiniz.