Hiperenflasyon, bir ülkede ekonominin kontrolünün kaybedilmesine ve vatandaşın parasal anlamda alım gücünün düşmesine neden olan bir durumdur.
İçindekiler
Ürün ve hizmetlerin fiyatlarının değişmesi, piyasa dengelerini ve ülke ekonomisini önemli ölçüde etkileyen bir unsurdur. Mal ve hizmet fiyatlarındaki artış, ekonomide enflasyon ve hiperenflasyon yaşanmasına yol açabilir. Bu noktada ‘’Enflasyon ve hiperenflasyon nedir?’’ sorusunun cevabı merak edilir. Enflasyon, mal ve hizmetlerin genel fiyat düzeyinin hissedilebilir artışını ifade eder. Hiperenflasyon ise bir ülkedeki tüm hizmetlere ve mallara ait fiyatların, kontrolsüz bir şekilde yükselmesi anlamına gelir.
Hiperenflasyon, bir ülkede ekonominin kontrolünün kaybedilmesine ve vatandaşın parasal anlamda alım gücünün düşmesine neden olan bir durumdur. Piyasalarda dengelerin bozulmasını beraberinde getiren bu ekonomik hâl, temelde para arzının fazla olmasından kaynaklanır. Para arzının yükselmesi, mal ve hizmet fiyatlarının artışını beraberinde getirir. Kontrolsüz olarak ilerleyen bu süreçte, para arzı yükselse de mal ve hizmet fiyatlarındaki artış vatandaş tarafından karşılanamaz. Bu noktada ‘’Hiperenflasyon nasıl oluşur?’’ sorusunun cevabının vatandaş tarafından bilinmesi büyük önem taşır; çünkü bahsi geçen kavramın yarattığı olumsuz etkilerden kaçınmak ancak bu sürecin oluşumunu bilmek ile mümkün hâle gelir. Hiperenflasyonun nasıl oluştuğunu bilmek, kişilerin yatırımlarını doğru şekilde yapabilmesine katkı sağlar.
Mal ve hizmetlere ait fiyatların artışa geçmesiyle satın alma gücünde meydana gelen düşüş, enflasyon olarak tanımlanır. Toplumun alım gücünde ortaya çıkan bu azalma, süreklilik arz ettiğinde ekonomik açıdan zorlu bir sürece yol açar. Enflasyon kavramı kendi içinde farklı türlere ayrılır. Farklı enflasyon türlerini aşağıdaki tabloda bulabilirsiniz.
Ilımlı enflasyon: Fiyat artışlarının düşük düzeyde gerçekleşmesidir. Ekonomiye olumsuz bir etkisi olmaz. Enflasyon beklentisinin meydana gelmediği durumlar için kullanılır.
Yüksek enflasyon: Ekonomiyi zarara uğratabilir. Bu enflasyon türünde piyasa dengeleri bozulabilir.
Hiperenflasyon: Enflasyonun çok yüksek oranda meydana gelmesidir. Ekonomi piyasalarında geleceğe dair yüksek belirsizlikler söz konusu olabilir.
Enflasyon türleri, çeşitli yüzdeler göz önünde bulundurularak kategorize edilir. Örneğin; gelişmekte olan ülkeler için %4 ila %6 arasındaki oran, ılımlı enflasyon şeklinde adlandırılır. %50’den daha fazla olan oranlar için ise hiperenflasyon kavramı kullanılır.
Hiperenflasyon paranın değerini düşüren bir faktör olduğundan bireyler, piyasalar karşısında mal varlıklarını korumak için bazı önlemler alır. Dolarizasyon yönteminde bireyler, ülkenin para birimi yerine döviz kullanmayı seçerler. Böylece değer kaybına karşı varlıklarını korumuş olurlar. Dolarizasyonun tam ve kısmi olmak üzere iki farklı türü bulunur. Tam dolarizasyonda ülke vatandaşı bütünüyle yabancı kaynaklı para kullanmaya başlar. Kısmi para ikamesinde ise yabancı ve yerel kaynaklar bir arada kullanılır.
Hiperenflasyon; para arzındaki artış, güven kaybı ve talep yönlü enflasyon olmak üzere üç farklı durumun sonucunda ortaya çıkar. Bahsi geçen hiperenflasyon nedenleri, genelde aynı anda etkisini gösterir. Ülkenin merkez bankasının para basması, kaynak değerini düşürdüğünden malların ve hizmetlerin fiyatları yükselir.
Talep enflasyonu, tüketici ve devlet harcamalarının artmasıyla ortaya çıkan hiperenflasyon sebeplerinin arasında yer alır. Yükselen taleplerin arzın önüne geçmesiyle birlikte piyasa dengeleri olumsuz yönde etkilenir. Bir diğer etken ise ülkeye yönelik güven kaybıdır. Savaş, ekonomik kriz ve afet gibi durumlarda ülkenin ekonomisine ve para birimine olan güven azalır.
Enflasyonun en şiddetli türü olan hiperenflasyon, ülke ekonomileri için pek çok sonuç doğurur. Bu sonuçlardan ilki, ülkenin para biriminin değer kaybetmesidir. Piyasada fazla miktarda dolaşan para, mal ve hizmet fiyatlarının sürekli artmasına neden olur. Bundan kaynaklı ülke vatandaşları panik yaparak stoklama davranışı gösterebilir. Bu da gıda krizini tetikler. Nakit parada görülen değer kaybı bankaları da zarara uğratabilir.
Hâlihazırda yaşanan ekonomik gelişmelere hiperenflasyon perspektifinden bakıldığında bireylerin alım güçlerini ve birikimlerini korumanın yollarını aradığını söylenebilir. Farklı yatırım araçlarına yönelmek, hiperenflasyonun sonuçlarına karşı en sık tercih edilen yollardan biridir. Bu noktada da ‘’Hiperenflasyonda neye yatırım yapılır?’’ sorusu gündeme gelir. Kişiler bu doğrultuda finansal alışkanlıklarını değiştirmeyi düşünebilir. Örneğin; varlık alımını altın, gümüş gibi emtialarla döviz ve gayrimenkul arasında dengelemek sıklıkla tercih edilen bir yöntemdir.
Ekonomideki para arzını ve dolayısıyla hiperenflasyonu düşürmek amacıyla uygulanan yöntemler, yerel kaynaklara değer kazandırmayı hedefler. Bu noktada faiz oranlarının artırılması sıkça uygulanan yöntemlerin başında gelir. Doğrudan veya dolaylı yoldan para arzının düşürülmesi, söz konusu durumun dengede tutulmasına katkı sağlar. Bireylerin harcamalarını azaltması ve para biriktirmeyi hedeflemesi de enflasyonun artışını durdurma noktasında önemli bir adım olarak görülür.
Şiddetli bir enflasyon örneği olan bu durumu önlemek için devletler pek çok adım atabilir. ’Hiperenflasyon nasıl önlenir?’’ sorusunun cevapları basit olsa da pratikte bu yöntemlerin sonuç vermesi zaman alır. Konuyla ilgili alınabilecek önlemler birkaç maddede şu şekilde açıklanabilir:
Hiperenflasyon belirli bir noktadan sonra kendi dinamikleriyle ilerleyen bir süreci ifade eder. Mal ve hizmet fiyatlarında görülen önemli artış, arz ve talep dengelerinin bozulmasına yol açar. Bu durumun önlenmesi için ise arzın talebi karşılayacak duruma getirilmesi gerekir.
Tarihe bakıldığında hiperenflasyon yaşamış çeşitli ülkelerin olduğunu görmek mümkündür. Geçmişte bu durumun en net örnekleri; Almanya, Zimbabwe, Yunanistan, Yugoslavya ve Macaristan’da görülmüştür. Almanya hiperenflasyonu 1921 ile 1923 yılları arasında etkili olmuştur. Bu dönemde ülkedeki aylık enflasyon oranı %29,500’e çıkmıştır. Söz konusu ekonomik süreci yaşayan diğer ülkeler ise aşağıdaki tabloda yer alır.
Ülke | Fiyatların İki Katına Çıkış Hızı | Enflasyon Oranı (Aylık) |
---|---|---|
Yunanistan | 4,3 günde | %13,800 |
Yugoslavya | 1,4 günde | %313,000,000 |
Macaristan | 15,6 saat | %13.600.000.000.000.000 |
Zimbabve | 24,7 saat | %79,600,000,000 |
Geçmişe bakıldığında görülen bu ekonomik kriz hâli, toplumun alım gücünde önemli düşüşlere neden olmuştur. Savaş, salgın, ülkeye güven kaybı gibi pek çok etken bahsi geçen duruma neden olur. Bunlara ek olarak hiperenflasyon, Türkiye’de henüz görülmemiştir.
Yorum Yazın
Konuyla ilgili sormak ya da eklemek istedikleriniz için yorum bırakabilirsiniz.